Amerika dünyanın Tecavüzcü Coşkun’u!

• “Kiliseler kışlamız, kubbeleri miğferimiz, haçlar kılıcımız, haçlılar askerimiz” dersek Avrupa Birliği bizi seve seve alır!
• Bazı insanların hayatı roman, W. Bush’un da hayatı yalan!
• W. Bush dünyanın en iyi yalancı dil konuşanı!

• Türk filmlerinde önüne gelene tecavüz eden Tecavüzcü Coşkun gibi Amerika da dünyanın tecavüzcüsü!
• Yıkılsın insanlığı düzen Yeni Dünya Düzeni denilen bu adi düzen!

-Lütfü bey, Amerikan askerlerinin Iraklı tutuklulara yaptıkları insanlık dışı işkenceler, tecavüzler dünyanın gündeminde. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
-Bu insanlık dışı işkenceler, tecavüzler henüz dünyanın gündeminde değilken benim gündemimdeydi biliyorsunuz. Amerikan askerlerince Iraklılara yapılan tecavüzleri, işkenceleri sık sık dile getiriyordum. Ve “Iraklılar bu tecavüzlere, bu işkencelere, bu işgale, bu zulme direnmeyip de ne yapsınlar” diye de soruyordum. Tıpkı “Filistinliler İsrail’in zulmüne direnmeyip de ne yapsınlar” diye sorduğum gibi. Hatta Fethullah Gülen Hoca, Amerika’nın, İsrail’in zulmüne direnen Usame bin Laden gibilerden nefret ettiğini söyleyince kendisine “Bir kere de Bush’tan, Şaron’dan nefret ettiğini söyle de dilini öpelim; bir kere de Amerika’nın, İsrail’in zulmünü kına da elini öpelim” şeklinde çağrılar yapıyordum. Zalimlere tepkisiz kalırsanız zulüm dünyaya hükümdar olur! Ve maalesef bugün zulüm dünyaya hükümdar olmuştur! Zulmün dünyadaki hükümdarlığına son verebilmek için yapılacak tek şey ona karşı daha fazla direnmek. Ölümüne direnmek! Zalimler ülkelerinizi işgal ediyorlarsa, sizlerin ırzına geçiyorlarsa, zulme karşı ölümüne direnmekten başka çare var mı? Bu arada şunu da hatırlatmak isterim. Bugün Irak’ta yapılan zulüm 12 Eylül askeri yönetimi döneminde Türkiye’de de yapıldı. Bugün Irak’ta yapılan işkenceler, tecavüzler 12 Eylül askeri yönetimi döneminde Türkiye’de de yapıldı. Bu yapılanlar kitaplara, filmlere konu oldu. Bu yapılanlardan dolayı Türkiye mahkûm oldu. Amerikancı vahşi kapitalist sisteme muhalif olan insanlar 12 Eylül askeri yönetimi döneminde kadın erkek demeden, yaşlı genç demeden tecavüze uğradı; kanalizasyon çukurlarına atıldı; işkencelerle öldürüldü. İşte herkesin bu zulmü duyup da duymamazlığa, görüp de görmemezliğe geldiği o dönemde bu zulme karşı tek başıma bir insan hakları kampanyası başlattım. Bu yüzden gözaltına alındım, işkencehanelere atıldım... Yani bu zulmün, bu işkencenin bizzat tanığıyım. Demek istediğim o ki, Amerika hem kendi eliyle insanlığa zulmediyor, hem de her ülkede “bizim oğlanlar” dediği yerli işbirlikçileri eliyle insanlara zulmediyor. Türk filmlerinde önüne gelene tecavüz eden Tecavüzcü Coşkun gibi, Amerika da dünyada önüne gelene tecavüz ediyor. Amerika dünyanın Tecavüzcü Coşkun’u! Dünyadaki bu zulüm, bu tecavüz imparatorluğunun yıkılmasını istiyorsak, Amerika’nın Yeni Dünya Düzeni denilen adi düzeninin yıkılmasından başka çare yok. Yıkılsın insanlığı düzen bu adi düzen!
-Daha dün başvuran ülkeler Avrupa Birliği’ne alındı. Bu durumda olan 10 ülke daha geçen hafta düzenlenen törenle Avrupa Birliği’ne dahil oldu. Oysa biz kırk yıldır Avrupa Birliği’ne girmek için başvurduğumuz halde henüz bir netice alamadık. Üstelik Avrupa’nın istediği her şeyi de yapmamıza rağmen... Sizce Avrupa Birliği’ne girmemiz için ne yapmamız lazım?
-”Avrupa beni alacak mı, almayacak mı” diye papatya falı açan evde kalmış kızlar gibiyiz! Adeta “Avrupa bizi almazsa evde kalırız, Avrupa bizi almazsa elde kalırız” haleti ruhiyesi içindeyiz! Avrupa bizi alsın, Avrupa bizi beğensin diye ne isterse yapıyoruz. Bakın geçenlerde Avrupa Birliği ile ilişkileri yürüten Türk delegasyonu üyesi AK Parti Milletvekili Mevlüt Çavuşoğlu “Bizi Avrupa Birliği’ne alsınlar diye Avrupalı parlamenterlerle bara gidip şarap bile ısmarlıyoruz” diyor. Gerçekten de durum bu. Bizi alsın diye peşinde koşturduğumuz Avrupa, “İçki iç” diyor, içiyoruz. “Faiz ye” diyor, yiyoruz. Avrupa bizi alsın diye her haltı yiyoruz. Nitekim Başbakan Tayyip Erdoğan da “Faiz dünyanın bir gerçeği, biz dünyanın gerçeklerine uyarız” diyor. Yani Avrupa bizi alsın diye İslâm’ın gerçeklerinden bile vazgeçiyoruz. Ama Avrupa yine de bizi almakta nazlanıyor. Avrupa yine de bizi almamak için ayak sürüyor. Şimdi siz bana “Avrupa Birliği’ne girmemiz için ne yapmamız lazım” diye soruyorsunuz. Aslında bir tek şey yapmamız lazım. Bunu yaparsak Avrupa bizi hiç bekletmez, hemen alır. Avrupa’nın bizi alması için ne mi yapmamız lazım? Müslümanlıktan Hıristiyanlığa geçmemiz lazım! “Kiliseler kışlamız, kubbeleri miğferimiz, haçlar kılıcımız, haçlılar askerimiz” dersek Avrupa bizi seve seve alır! Zaten bugünlerde Avrupa Birliği Anayasası’nın girişine “Hıristiyan geleneklerine derinden bağlı bizler” şeklinde bir madde eklenmesi söz konusu. Avrupa sevdamız sonunda bize “Hıristiyan geleneklerine derinden bağlı bizler” şeklinde yemin bile ettirebilir!
- Amerika’daki Özel Araştırmalar Birimi’nin raporuna göre, 11 Eylül’den bu yana Amerika Başkanı W. Bush, dünyaya 237 kere yalan söylemiş. Okudunuz mu o raporu?
-Evet, Özel Araştırmalar Birimi tarafından Amerikan Temsilciler Meclisi üyelerine sunulan o rapordan haberdarım. Tabii W. Bush’un dünyaya söylediği 237 yalan, o raporun sunulduğu tarihe kadar tesbit edilmiş yalanlar. O tarihten bugüne kadar söylediği yalanları da dikkate alırsak herhalde bu yalanların sayısı 300’ü bulmuştur. W. Bush, Saddam için “seri katil” diyordu, ama kendisi de seri yalancı çıktı! Bu rapora göre bir günde dünyaya tam tamına 11 yalan söylemiş. W harfini görünce bizim aklımıza tuvalet gelir; W. Bush’un ağzı da tuvalet gibi yalan kokuyor! Hani bazı insanlar hayatlarını anlatırlarken “hayatım roman” derler ya, W. Bush’un da hayatı yalan! Keşke ayaküstü kırk yalan söyleyen W. Bush’a dünya halkları “kırk katır mı istersin, kırk satır mı” diyebilse. Aslında W. Bush ve kurmayları olan Dick Cheney, Donald Rumsfeld, Colin Powell, Condoleezza Rice yalancılıkta rekor kıran beşli çete. “Irak’ta kitle imha silahları var” yalanıyla Irak’ta kitleleri imha eden beşli çete! Belli ki bu Amerikalı politikacıların en iyi konuştukları dil yalancı dil! Hele de bir günde söylediği 11 yalanla W. Bush, dünyanın en iyi yalancı dil konuşanı! Şimdilerde “Iraklı tutuklulara işkence yapanlar, tecavüz edenler cezalandırılacak” dese de, dünya kamuoyu bunun da yalan olduğunu biliyor. Zaten ceza dediği de uyarı cezası... Herhalde Amerikan askerlerini “Iraklılara işkence edin, tecavüz edin ama bu işi gizli saklı yapın” diye uyaracak!

10 Mayıs 2004 Vakit